Kazanın elden gittiğini fark eden (поняв, что котел у него ускользает из рук: «котелка из рук уход заметив»;
— Sen çocuk (ты ребенка) mu (что ли —
— Seni gibi köftehor seni (ах ты негодник;
“Doğduğuna inanırsın da...”
Nasreddin Hoca'ya bir iş için kazan lâzım olmuş... Komşusundan istemiş. O da vermiş. Hoca işini bitirdikten sonra kazanın içine bir de ufak tencere koymuş.
Kazan sahibi bunu görünce:
— Bu tencere ne Hoca Efendi? diye sormuş. Nasreddin Hoca:
— Senin kazan doğurdu... diye cevap vermiş. Böyle olunca tencerenin sana verilmesi gerekir...
Komşu buna pek sevinmiş. Kazanıyla birlikte tencereyi de alıp gitmiş...
Aradan kısa bir müddet geçtikten sonra Nasreddin Hoca aynı komşusundan kazanı yine istemiş. Komşu da hemen kazanı getirip vermiş.
Aradan bir iki gün geçtiği halde kazan gelmeyince, komşusu kalkmış Hoca'nın evine gitmiş:
— Bizim kazanın işi bitti ise almaya geldim, Hoca! demiş.
Nasreddin Hoca başını sallamış:
— Ah, hiç sorma! Demiş. Senin kazan ölüverdi. Cenazesini acele kaldırıp gömdük!
Kazanın elden gittiğini fark eden komşu hemen telâşa düşmüş:
— Sen çocuk mu kandırıyorsun Hoca Efendi? demiş. Hiç cansız kazan ölür mü? Hoca:
— Seni gibi köftehor seni, demiş. Cansız kazanın doğurduğuna inanıyorsun da öldüğüne neden inanmazsın?
Kıyamet
(Конец света)
Hoca'ya sormuşlar (у Ходжи спросили;
— Kıyamet ne vakit kopacak (конец света когда произойдет;
— Hangi kıyamet? (какой конец света;
— Hangi kıyamet mi (какой конец света?), kaç kıyamet var ki (а сколько существует концов;
Hoca:
— İki kıyamet var, demiş (есть два конца света, сказал), karım ölürse küçük kıyamet kopar (если моя жена умрет, случится маленький конец света;
Kıyamet
Hoca'ya sormuşlar:
— Kıyamet ne vakit kopacak?
— Hangi kıyamet? demiş.
— Hangi kıyamet mi, kaç kıyamet var ki? demişler.
Hoca:
— İki kıyamet var, demiş, karım ölürse küçük kıyamet kopar, ben ölürsem büyük kıyamet.
Kuşa döndürmek
(Превратить в птицу)
Nasreddin Hoca çocukken (Насреддин Ходжа, будучи ребенком: «когда Ходжа Насреддин, был маленький»;
Nasreddin Hoca de bunu hemen yakalar (его сразу же ловит;
— Ne yapsın??? (Что /ему/ делать?)
Tutar önce gagasını, sonra da uzun bacaklarını keser (берет сначала /его/ клюв, потом /его/ длинные ноги отрезает;
— İşte şimdi kuşa döndün (вот сейчас ты в птицу превратился), der (говорит он).
Kuşa döndürmek
Nasreddin Hoca çocukken bahçelerine bir gün bir leylek düşer.
Nasreddin Hoca de bunu hemen yakalar. Fakat pek kuşa benzetmez.
— Ne yapsın???