çxindi burun. [çxvindi] çxomi balık. [çxombi] çxoro dokuz. [nçxoro] çxvapa sıcak hava. [mçxvapa] çxvindi burun. [çxindi]
V
Ç ö
Ç Laz alfabesinin beşinci harfi.
ÇaÇaxi çamur, bataklık. [çorçi]
çaçxa perşembe günü. + Çaçxas nam dersi giğun? Perşembe günü hangi dersin var? [umkeseri]
çadari çınar ağacı.
(Çağana yengeç. [çağali, çağani]
Çami ilaç. [laci]
çanda davet, düğün. + Çxomi dido divu-na (Çanda miğun çumani. Balık çok olduysa yarın düğünüm var.
çanta çanta. [tsantsa]
ç ara yazı. + Resimi do çara okuvelams-na nuğarit. Resim ve yazı birbirine uygunsa işaretleyiniz. ^ oçaru.
Çaraloba edebiyat, literatür.
Çarambulya alacalı. [çÇ ereli]
Çarums St. Yazıyor. + Tendak mektubi çarums. Tenda mektup yazıyor. ^ oçaru. [çarups, nçarums, nçaruy]
Çarups St. Yazıyor. ^ oçaru. [çarums, nçarums, nçaruy]
Çaxala 1. Turşu. + Ma çaxala oşkomu kai matzonen. Ben turşu yemeyi seviyorum. ^ turşi. 2. Bir tür lahava yemeği.
Çepri kendir, kenevir. [kepri]
Çereli alacalı. [çarambulya]
(Çeyreği çeyrek.
Çima yağmur. [mç ima].
ÇÇino martı. [alioni]
Çişina çaba, uğraş.
Ç ita ufak, küçük. [çuta, tzulu]
Çkemi tohum, çekirdek. [tasi, ntasi]
Çkomups St. Yemek yiyor. + Artek kapça çkomups. Arte hamsi yiyor. ^ oçkomu [imxors].
Çoçoxi çamur, bataklık. [çorçi]
Çopums St. Yakalıyor. + Tanurak orubas çxomi çopums. Tanura derede balık yakalıyor. ^ oç opu. [imxors]
Çorç i çamur, bataklık. [çoçoxi]
Çubri kestane. [çuburi].
Çuburi kestane. [çubri]
ÇuÇuli civciv. Ç uç ulepe so renan? Civcivler nerededir? [tzipili]
Çuçuta küçücük. + (Helimişi Xasani) Ntsana çuçuta ren ala dido ti-motzoneri ren. Kızılgerdan kuşu küçücüktür ama çok d akendini beğenmiştir. [tzuluîina, tzulupina]
Çuki kazan. [çurçi]
ÇÇulu çubuk, değnek. [biga]
Çumaneri sabahki. Çumaneri gyari sabah kahvaltısı.
Çumani sabah. + Çumanis çkimi oxoris gyari pçkomat. Sabah benim evimde yemek yiyelim.
Çume yarın. + Ç ume Tamtras vortare. Yarın Trabzon’da olacağım. [oçume]
Çurça çit kuşu.
Çuta küçük, ufak. + Mtuti didi ren ama katu ççuta ren. Ayı büyüktür ama kedi küçüktür. [çita, tzulu, tzuta]
W
d Laz alfabesinin altıncı harfi. da kardeş (kız). ^ cuma. dabali alçak.
daçkinden St. Yoruluyor. + Şanas ordo daçkinden. Şana çabuk yoruluyor. ^ doçkindu. [dvançinen, moğardun]
daçxiri ateş. [daçxuri]
daçxuri ateş. [daçxiri]
dadala gül, gül bitkisi. [gyuli, nculi]
dadi hala, teyze. [bula]
dadzi diken. [dandzi]
daha daha. + Ar daha kovidzirat. Bir daha görüşelim. [çkva]
dai dayı. [cumadi]
damtire kayınvalide, kaynana.
dandzi diken. [dadzi]
dapa yazı tahtası.
datzonen St. Sanıyor, zannediyor, tahmin ediyor. + Si ma mi dogatzonu? Sen beni kim sandın? ^ dotzonu [dvatzonen].
delpina yunus balığı. [zuğa ğeci]
demiri demir. [ikina]
derdi dert. + Skani olva opşa derdi mayen. Senin gitmeni çok dert ediyorum.
derece derece. + Taroni muku derece ren? Hava kaç derecedir?
dersi ders. + Berepe dersis renan-i? Çocuklar derste mi? [dogurapa]
dibaden St. Dünyaya geliyor, doğuyor. + Ar bozo kodibadu. Bir kız doğdu. ^ dobadu.
dida yaşlı kadın. + Nana-şkimi dida diyu. Nana-şkimi dida diyu. ^ badi, kçini, xçini.
didi 1. Büyük. + Koçişi didi biçi askeris ren. Adamın büyük oğlu askerde. ^ beûi, morderi. 2. Anneanne, babaanne. [nandidi]
didinana anneanne, babaanne. [nandidi, bena]
dido çok, fazla. [opşa, yopya, zade]
digurams St. Öğreniyor. + Artek Lazuri digurams. Arte Lazca öğreniyor. ^ doguru. [iguraps, diguray]
diguray St. Öğreniyor. + Berek Lazuri diguray. Çocuk Lazca öğreniyor. ^ doguru. [iguraps, digurams]
diinen St. Doğuyor, dünyaya geliyor. ^ doinu [dibaden, dirinen]
dika buğday. [mdika]
dikaçams St. Eliyle tutuyor. + Berek oçaraşe dikaçams. Çocuk kalem tutuyor. ^ dokaçu.
dimçku karınca. [dumçku, dunçu]
dirinen St. Doğuyor, dünyaya geliyor. ^ dorinu [dibaden, diinen]
dişka odun. [dişka]
dişvacams St. Dinleniyor. + Amtsika dovişvacat. Biraz dinlenelim. ^ doşvacu.
ditsa gülücük, tebessüm. [dzitsa]
ditsams St. Gülüyor. + Berepek ditsaman. Çocuklar gülüyor. ^ oditsinu.
ditsxiri kan. [dintsxiri]
divalams St. Şimşek çakıyor. + Divalams. Şimşek çakıyor. [dovalu]
dixa arazi. [leta]
dixomakvali patates. [dixa kokore; dixa kokore, kartop ili]
do ve, ile, ama. Si do ma sen ve ben.
doba yağışlı hava. + Dobas oxoris dopxedurt do mapxas viçalişamt. Yağışlı havalarda evde oturuyoruz ama açık havada çalışıyoruz.
dobadona memleket, ülke, vatan. [memleketi]
dobadonari vatandaş, yurttaş. [memleketuri]
dobadu doğmak, dünyaya gelmek. ^ dibaden [doinu, dorinu].
doçkinderi yorgun. + Dido doçkinderi vore. Çok yorgunum. [nçineri, moğaleri]
doçkindu yorulmak. ^ daçkinden. [donçinu, moğardu]
dogurale öğretmen. + Lazuri dogurale-skanis mu gyozdin? Lazca öğretmeninin adı nedir?
dogurams St. Öğretiyor. + Artek Lazuri dogurams. Arte Lazca öğretiyor. ^ doguru. [doguraps]
dogurapa ders, deneyim, tecrübe. + Berepes Lazuri dogurapa dido aoropenan. Çocuklar Lazca dersini çok seviyorlar. [dersi]
doguru 1. Öğrenmek. ^ digurams, diguraps.
2. Öğretmek. ^ dogurams, doguraps. 3. Duymak. + Ma uci var domaguren. Benim kulağım duymuyor. ^ dvaguren, ognu.
doinams St. Doğuruyor, dünyaya getiriyor. ^ doinu [dorinams]