Читаем aa.FR12 полностью

nostoni lezzet, tat. + Kapçonişi nostoni mutus var uğun. Hamsili ekmeğin tadı hiçbir şeyde yok.

notkvame deyim. ^ otku, tkumers.

notzile parça, kısım.

noxene eser, yapıt.

ntasi çekirdek, tohum. [tasi, çkemi]

ntoli tane. Lazuti ntoli fasülye tanesi.

ntsa gök, sema. [mtsa]

ntsa otkabu gökkuşağı. [runtsi, ntsa orûapu]

ntsana kızılgerdan kuşu. + Ntsanas motalepe uyonun. Kızılgerdan kuşunun yavruları var. [tsana]

ntsxeni at. + At koşuyor. Ntsxeni ukapams.

ntsxeni leri kardelen bitkisi.

nuğarams St. İşaretliyor. + Tudeni çaras nuğarit. Aşağıdaki yazıyı işaretleyiniz. ^ meğaru.

nukla mum. [lukna] nuku 1. Çene. 2. Ağız. [pici] numera numara. nunu öcü. [xoxo] nusa gelin. [nisa] nusadi yenge.

nuşvelams St. Yardım ediyor. + Koçepek artikatis nuşvelaman. İnsanlar birbirine yardım ediyor. ^ meşvelu.

nosi akıl. + Kaûais nosi-muşi motzondun. Herkes kendi aklını beğenir.

O o

w

o Laz alfabesinin ondokuzuncu har^i.

oapu olma, olmak. ^ ien. [oyapu, ovapu]

obaru esmek. ^ bars.

obgaru ağlamak. ^ ibgars. [omgaru]

obğe yuva. Kinçişi obğe kuş yuvası.

obiraşe oyuncak. [osteroni]

obiru 1. Oyun oynamak. ^ ibirs. [osteru]. 2. Şarkı söylemek. [oîrağodu]

obonale banyo.

obonu 1. Yıkamak. ^ ibons. 2. Yıkanmak (uzuv, canlı). ^ bonums. [ombonu]

ocare mutfak. + Berepek ocares cari imxoran.

Çocuklar mutfakta yemek yiyorlar. [ogyare]

ocoxu çağırmak. ^ ucoxams [oyoxu].

oçalişu çalışmak. ^ içalişams. [otsadebu]

oçandu davet etmek. ^ uçandams.

oçaraşe kalem. [kelemi]

oçaru yazmak, yazılmak. ^ çarums, içaren.

oçilu evlenmek (erkek). ^ içils, içilen. [okomocu, okimocu, gamatxu]

oçinu tanımak, tanışmak. ^ içinems.

oçitxu sormak. ^ okitxu.

oçkinu bilmek. ^ uçkin, uşkun.

oçkomale yiyecek. [oşkomale]

oçkomu yemek yemek. + Si mu oçkomu ginon? Sen ne yemek istiyorsun? ^ imxors, çkomups. [oşkomu]

oçodinams St. Bitiriyor, tamamlıyor, tüketiyor. + Tanurak dersepe-muşi doçodinu. Tanura derslerini bitirdi. ^ oçodinu.

oçodinams.

oçodu bitmek, tükenmek, neticelenmek. ^ içoden.

oçopu yakalamak. ^ çopums.

oçume yarın. + Şana oçume noğaşe idasen. Şana yarın çarşıya gidecek. [çume]

oçxu yıkamak (nesne). ^ çxams.

oda oda. + Şana odas ren. Şana odadadır.

oditsinams St. Güldürüyor. + Palyaçok berepe oditsinams. Palyaço çocukları güldürüyor. ^ oditsinu.

oditsinu gülmek, güldürmek. ^ ditsams, oditsinams.

oduşunu düşünmek. ^ iduşunams. [omsifonu]

odze ağaç mantarı.

odzğams St. Doyuruyor. + Oxorcak kaîa ndğas kaîupes oçkomale meçams do odzğams. Kadın her gün kedilere yemek verip doyuruyor. ^ odzğu.

odzğu 1. Doymak. ^ idzğen. 2. Doyurmak. ^ odzğams. [ondzğu]

odziru 1. Görmek. + Ma miti odziru var minon. Ben kimseyi görmek istemiyorum. 2. Bulmak. ^ dzirems.

odzitsinams St. Güldürüyor. + Şanak Tanura odzitsinams. Şana Tanura’yı güldürüyor. ^ oditsinu.

odzitsinoni gülünç, komik. + Oditsinoni dulya mağodes. Başımıza gülünç bir iş geldi.

odzitsinu 1. Gülmek. ^ ditsams. 2.

Güldürmek. ^ oditsinams.

ofridi kaş. [ofidi]

oçodinu bitirmek, tüketmek, tamamlamak.

ofule 1. Civar, etraf. 2. Köy. [kyoi, opuûe]

oge üvey. [otsxe, antrise]

ogi ön. + Çkimi oxorişi ogi mtsxuli ceren. Benim evimin önünde armut ağacı vardır. [oği, tzoxle]

ognams St. 1. Anlıyor. + Si Lazuri ognam-i?

Sen Lazca anlıyor musun? [nagneps, ozotzonams] 2. Duyuyor. + Si çkimi ognam-i? Sen beni duyuyor musun? ^ ognu.

ognapams St. Anlatıyor, belletiyor, belli ediyor. ^ ognapu.

ognapu anlatmak, belletmek, belli etmek.

ognu 1. Anlamak. ^ ognams [oxotzonu]. 2. Duymak. ^ ognams.

ogoru 1. İstemek. ^ unon. 2. Aramak. ^ gorums, gorups.

oguraps St. Öğreniyor. + Artek Lazuri igurs.

Arte Lazca öğreniyor. ^ oguru. [ogurams]

ogurgulu gök gürlemek. ^ gurgulams. [oxontsu]

oguru 1. Öğrenmek. ^ igurs, igurams, iguraps 2. Öğretmek. ^ oguraps [doguru]

ogyare mutfak. [ocare]

ogzalu 1. Yürümek. 2. Varmak. ^ igzals

oğapu boyamak. ^ ğapums.

oğarğalu konuşmak. ^ ğarğals. [osinapu; oparamitu; oxaparu; olafu; olakirdu]

oğaru çizmek. ^ ğarums, noğare, mağare.

oğmale yük. [yuki]

oğmalu götürmek (cansız). ^ iğams, imers

oğodams St. Yapıyor (birine birşey). + Beres muti mot oğodam. Çocuğa bir şey yapma.

oğuru ölmek. ^ ğurun oinale 1. Soğutucu. 2. Buzdolabı. oineti kuzey, kuzey yönü. oju uçmak. ^ jun [oputxu]

okaçxe sonra (birşeyden). [ukaçxe]

okaimu iyileşmek. ^ ikaimen

okapu koşmak. ^ ukapams

okau iyileşmek. ^ ikaen. [okaimu]

okimocu evlenmek (kadın). ^ ikimocen [okomocu, gamatxu]

okitabe kitaplık, kütüphane. [kyutupxana]

okitxu 1. Okumak. ^ ikitxams [golaonu, oîku]. 2. Sormak. ^ kitxoms, kitxums. [oçitxu]

okomadu özlemek. ^ akomaden [okomandu; gonçelu; motsurdu]

okomandu özlemek. ^ akomanden [okomadu; gonçelu; motsurdu]

okomocu evlenmek (kadın). + Şana Amedi şkala ikomocen. Şana Ahmet ile evleniyor. [okimocu, gamatxu].

okoretsxu sayı sayma, sayı saymak. ^ koretsxums [okorotsxu]

okorotsxu sayı saymak. ^ okoretsxu.

okosale süpürge. + Artek okosale eçopu do kodape dokosu. Arte süpürgeyi alıp avluyu süpürdü. ^ okosu.

okosu süpürmek. ^ kosums.

okozemcams St. Eşleştiriyor. ^ okozemcu.

okozemcu eşleştirmek. ^ okozemcams.

okro altın. Okro koçi altın adam (altın gibi adam). + İrdeni okro koçi ren. İrden altın adamdır.

okule sonra. [ukule]

Перейти на страницу:

Похожие книги

100 великих загадок Африки
100 великих загадок Африки

Африка – это не только вечное наследие Древнего Египта и магическое искусство негритянских народов, не только снега Килиманджаро, слоны и пальмы. Из этой книги, которую составил профессиональный африканист Николай Непомнящий, вы узнаете – в документально точном изложении – захватывающие подробности поисков пиратских кладов и леденящие душу свидетельства тех, кто уцелел среди бесчисленных опасностей, подстерегающих путешественника в Африке. Перед вами предстанет сверкающий экзотическими красками мир африканских чудес: таинственные фрески ныне пустынной Сахары и легендарные бриллианты; целый народ, живущий в воде озера Чад, и племя двупалых людей; негритянские волшебники и маги…

Николай Николаевич Непомнящий

Приключения / Научная литература / Путешествия и география / Прочая научная литература / Образование и наука
Агрессия
Агрессия

Конрад Лоренц (1903-1989) — выдающийся австрийский учёный, лауреат Нобелевской премии, один из основоположников этологии, науки о поведении животных.В данной книге автор прослеживает очень интересные аналогии в поведении различных видов позвоночных и вида Homo sapiens, именно поэтому книга публикуется в серии «Библиотека зарубежной психологии».Утверждая, что агрессивность является врождённым, инстинктивно обусловленным свойством всех высших животных — и доказывая это на множестве убедительных примеров, — автор подводит к выводу;«Есть веские основания считать внутривидовую агрессию наиболее серьёзной опасностью, какая грозит человечеству в современных условиях культурноисторического и технического развития.»На русском языке публиковались книги К. Лоренца: «Кольцо царя Соломона», «Человек находит друга», «Год серого гуся».

Вячеслав Владимирович Шалыгин , Конрад Захариас Лоренц , Конрад Лоренц , Маргарита Епатко

Фантастика / Самиздат, сетевая литература / Научная литература / Ужасы и мистика / Прочая научная литература / Образование и наука / Ужасы